SÜKUT
Tam kendimi ikna etmiştim yani sadece birkaç saniye sonra
kendimi tamamen ikna etmiş olacaktım eğer internet üzerinden bir tanıdığımın
paylaştığı o yazıya değmeseydi gözüm eğer onu okumasaydım büyük cümlemi kuracaktım. Boş vermek benim en
önemli kelimem olacak diyecektim bundan sonra boş verecektim beni
ilgilendirmeyen her şeyi boşverecektim sadece birkaç saniye içinde aslında bugüne
kadar var olan ben’liğime ters bir cümle kurmuş olduğumu anladım eğer öyle olmasaydı
vazgeçmezdim değil mi boş vermekten.
Yazı aslında
belki yüzlerce defa duyduğum hissettiğim konuştuğum şey üzerineydi. Paylaşmak…
hayatı,acıyı,yarını,bugünü,yemeği,sofranı,sevgini ve en önemlisi hayalini… o
tuhaf bağdan bahsediyordu hani sen bir yerde yaşarken ve her şey normalken dahi
aklından çıkmaz ya birileri … ne yaptı halletti mi başardı mı … o ya da onlar da mutlu olsun istersin üzülürsün
üzersin yalnız kalırsın bazen ihmal eder bazen de ihmal edilirsin ama senin bugün göremediğin bir tarihte; sen konuşurken ve kahkahalar atarken birisi çıkar
kalabalıktan ve senin gözündekini görür. Seni görür…
Evet kabul ediyorum bu riskli bir şeydir
yani hayatta her konuda olduğu gibi seçimlerinde de hataya düşebilirsin terk
edilebilirsin yalnız kalabilirsin… Ama bu senin yaptığının hatalı olduğunu göstermez…
Ah hayat …
Anlamak zor bu kadar anlamış gibi
davrananın arasında yüksek sesle bunu söylemek ondan da zor. Ağlamak zor bu
denli yalan mutlulukların arasında. Yaşamak zor bu kadar ölümün kederin
arasında…
Ben susmayı hiç beceremedim. Korkarım beceremeyeceğim
de… Ama konuşurken yapabilirsin olabilir seni seviyorum iyi ki varsın hep ol … demeyi
seçtim ben sevmeyi seçtim. Sevdiklerimi daha çok sevebilmek için onlar
dışındaki herkese kapılarımı kapatma hatasına da düştüm zaman zaman. Kahkahalarını
gördüğümde sevdiklerimin , içim huzur doldu onlar hep gülsün istedim.
Mükemmel olamadım pek tabi ve herkes gibi… sadece sevmeyi anlamaya
çalıştım kardeşçe, dostça … sevgim zaman içinde korkular getirse de bana,
yorsam ve yorulsam da kendi bildiğim biçimde sevdim.
Ve şimdi biliyorum ki boş
vermek değil , boş vermek değil ama serbest bırakmakmış büyümek olgunca sevmek
sadece sevmek. Rüzgar sevdiğim şarkıları mırıldanırken kalbime şimdi
vazgeçiyorum sevgi prangalarımdan, soframda yeri baki herkesi azat ediyorum
gönlümden. Sormadan, sorgulamadan, öyle uzaktan… Sevgimle yorduklarımdan ve en çok yorulan
kalbimden özür dileme vaktidir.
Vakit büyüme vaktidir.
Vakit susma vaktidir…
Yorumlar
Yorum Gönder